Portolan ve Haritalar, Yazma Eserler
Harita yeryüzünde ya da diğer gök cisimlerinde yer alan, doğal ya da yapay topografik objelerin (orman, nehir, otoyol, bina, ağaç…vb) veya mekânsal ilişkisi bulunan konuların (hava kirliliği, gelir dağılımı, yağış oranı…vb) belirli bir ölçek dahilinde, bir takım kartografik kurallar uygulanılarak 2 veya 3 boyutlu bir yüzey (kağıt, cam, bilgisayar ekranı, kabartma yüzey…vb) üzerine aktarılmasıdır. İyi bir haritanın, haritası olduğu bölgedeki topografik objelerin geometrilerini ve ölçeğini harita projeksiyonunun izin verdiği ölçüde doğru vermesi gerekir. Haritacılık dünyanın en eski bilimlerinden biridir. İlk çağda yaşayan ve öncelikli amacı yaşamak için beslenmek olan insanlar avlanma ve beslenme bölgelerini, kendilerince ortak bir işaret dili ile kayalara oyarak günümüz modern kartografyasına dair harita işaretlerinin temellerini atmışlardır.
Portolan Deniz Haritası: Denizde kullanılan, sahiller ve denizdeki derinlikleri, alametleri (belirti, iz), seyir yardımcıları, akıntıları, transit hatları, limanları bütün ayrıntıları ile gösteren, denizcilikle ilgili bilgileri içeren ve yapımında dekoratif görünüme de önem veren haritalardır. Bu haritalar bu özellikleri nedeniyle Mercator projeksiyon sistemine göre hazırlanırlar ve gemi seyir maksatlarında kullanırlar. Bu haritaların tercih sebebi, kerteriz hatları ve rotaların birer doğru halinde gösterilmiş olmasıdır.
⦁ En eski harita olarak bilinen eser M.Ö. 6200 yıllarından kalan Çatalhöyük Şehir Planıdır. Ankara Anadolu Medeniyetleri Müzesinde sergilenen harita Çatalhöyük’teki kazılarda bir evin duvarında bulunmuştur.
⦁ Babilllilerden kalma harita olarak bilinen eser M.Ö. 4000 yıllarına aittir. Kil bir levha üzerine çizilmiş olan harita Kerkük’ün güneydoğusunda bulunan Babil Şehri “Nuzi”’deki kazılarda ortaya çıkarılmıştır. Dairevi bir çizimle etraflarında (aslında şehirlerinin etrafında) gördükleri coğrafi ve beşeri varlıkları işaretlemişlerdir. Babil kültürünün 60 tabanlı matematiğe ve daireye olan bağlılıkları nedeniyle yaptıkları ilk haritayı da böylesi bir geometrik şekille icat ettikleri düşünebilir.
⦁ M.Ö. 484-424 yılları arasında yaşayan Heredothes, coğrafya ile ilgilenmiş ve yerin şeklini oval bir düzlem varsayarak bir dünya haritası çizmiştir. Bugün coğrafi koordinat sisteminin elemanları olan enlem ve boylam kavramları Heredothes’un bu haritasına dayanmaktadır. Ancak bu kez dünyanın merkezi Babil’den Yunan medeniyetine Anadolu ve Ege denizine kaymıştır.
⦁ İskender’in büyük serüveni, o güne kadar kendisinden başka bir dünyayı aklına getirmeyen Yunanlı bilginlerin Hindistan ve Tibet ile ilk temasını doğurmuştu. Kendilerini merkeze aldıkları dünya çizimleri yeni öğrenilen dünya ile değişmiştir. İskender’in seferine katılan Eratosthenes, M.Ö.250’de dünya haritasını çizdi. Geographica adlı eseri coğrafya bilimdeki ilk eser olup coğrafyanın adını koyan bilgindir.
⦁ Eratosthenes’den sonra onun eserini geliştiren Amasyalı Strabones(M.Ö. 63-26) Geographica adlı 18 ciltlik eserinde dünya kutuplar arasında ılıman olan 5 kuşaktan oluşmaktaydı. “Benim şehrim; içinde İris (Yeşilırmak) nehrinin aktığı geniş ve derin bir vadide kurulmuştur. Ve nehir etrafından şehrin kurulmuş olduğu yerde sahilde bir duvar ve her iki tarafta da sivri tepelere doğru uzanan duvarlar vardır. Bu çevre içinde kralların hem sarayları hem de mezar anıtları bulunur. Her ne kadar şimdi bir eyalet ise de Amaseia (Amasya) bir zamanlar krallara aitti.”
⦁ Ptolemaios’un(M.S. 85-?) Geographica Hyphigesis (Sistematik Coğrafya) adlı eserinde çeşitli coğrafi bilgilere yer verilmiş, dünya merkezli bir güneş sistemi modeli benimsenmiş, dünya haritasında Kudüs merkez alınmıştır. İlk kez koordinat sistemini kuran ve yaklaşık dünyanın hacmini hesaplayan Batlamyus’dan haritacılığın bilimsel temelleri öğrenilmiştir.
Haçlı Seferleri’nden sonra kilisenin baskısında kalan Avrupa ve Hristiyan dünyası ortaçağda gerilerken, İslam dünyasının sınırlarının genişlemesiyle bilim adamlarının araştırmaları yoğunlaşmıştır. İdrîsî (1099-?) bir coğrafya kitabı ve haritalar kataloğu olan Kitâb-u Rucâr olarak tanınan eserini hazırlamıştır. Eserin yazma nüshalarının ikisi Paris’te, ikisi İstanbul’da, diğerleri de Petersburg ve Kahire’de bulunmaktadır. Gümüş levha üzerine yapılmış olan ve 1154’te tamamlanan yuvarlak dünya haritasında Akdeniz ve Avrupa topoğrafyası iyi çizilmiş; Asya’nın birçok bölümü gösterilmiş, hidrografik(akarsular) ve orografik (dağlarla ilgili) özelliklere belirtilmiştir. İdrîsî’nin bu atlas-eseri 70 paftalık dünya haritasıyla, o güne kadar bilinen dünya coğrafyasını tasvir eden en geniş çalışmadır. Çizilen bu düz ve dairesel dünya haritalarından Avrupalı kâşiflerin faydalandığı bilinmektedir.
⦁ Marco Polo(1273-1295) Garibeler Ülkesi adlı eserinde uzun yıllar Orta Asya ve Uzak Doğu’da yapmış olduğu gezileri anlatarak Avrupa’da büyük merak uyandırmıştı. 15. ve 16.yy’larda gerçekleşen coğrafi keşiflerde yeni yollar bulmak isteğinin yanı sıra bu merak da etkili olmuştur.
⦁ Beyrûni (El Birûni-973-1048), astronomi, matematik, fizik, jeoloji, tıp ve indoloji (Hint bilimi) alanlarında çalışmıştır. Dünya’nın kendi ekseni etrafında ve güneş etrafında döndüğünü fikrinin İslâm ülkelerinde ilk temsilcisidir. 1030’da Gazneli Mahmud’un oğlu Mesud için yazdığı “Al Kânun al Mesûdi” (Mesud’un yasası) kitabı bir ansiklopedi niteliğinde olup yer ve gök haritaları ile yarı kürenin düzleme aktarılmasında konik ve silindirik projeksiyonlar resimlerle gösterilmiştir.
⦁ Kaşgarlı Mahmut 1076’da Türkçe’nin konuşulduğu bölgeleri göstermek için bir dünya haritası çizmiş ve “Divan-i Lügat it Türk” adlı kitabına eklemiştir. Bu harita Orta Asya’nın büyük bir kısmını Çin ve Kuzey Afrika’yı içermektedir. Batıda ise Volga nehrini fazla geçmemektedir. Dünya’nın tepsi gibi düz ve yuvarlak olduğu kabul edilen harita, çeşitli ülkelerin birbirlerine göre konumu belirtilmiş olan bir kroki görünümündedir. O zamanki başkent “Balasagun” ise haritanın merkezindedir.
⦁ Tancalı Ahmed’in 1413 tarihli Akdeniz haritası İstanbul Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesindedir. Haritada 17 adet 32’li ve 2 adet 16’lı tam, 16 adet 16’lı yarım toplam 35 adet rüzgârgülü bulunmaktadır. Haritada 2’si kuzeyde 2’si güneyde olmak üzere 4 adet ölçek bulunmaktadır.
⦁ Mürsiyeli İbrahim’in 1461 tarihli Akdeniz haritası İstanbul Deniz Müzesi’ndedir. Haritada 6 adet 32’li, 1 adet 16’lı ve 8 adet 24’lü tam, 2 adet 16’lı yarım toplam 17 adet rüzgârgülü bulunmaktadır. Haritada 2’si kuzeyde 2’si güneyde olmak üzere 4 adet ölçek bulunmaktadır.
⦁ El İstahri, 1460 yıllarında hazırladığı “Kitab-al Mesâlik-il Memâlik” (Masallar ve Ülkeler) isimli yapıtında dünyanın çeşitli yerlerine ait 21 harita bulunmaktadır.
⦁ Çanakkale-Gelibolu’da yetişen Piri Reis (1470- 1554) amcası Kemal Reis’in yanında İtalya, Fransa, İspanya ve K.Afrika kıyılarını gezerek haritalarını çizmiş, hakkında bilgiler toplamıştır. 1513’de ilk eseri olan dünya haritasını hazırlamıştır. Sadrazam İbrahim Paşa’dan destek bulan Piri Reis, hazırladığı denizcilik kitabını, Kitab-ı Bahriye 1526 yılında Kanuni S.Süleyman’a sunar. Padişah tarafından büyük takdir gören esere daha sonra 1528’de bir dünya haritası daha ekler. Günümüze ulaşan K.Amerika haritası bu dünya haritasının bir parçasıdır. Cristof Colombus’un Amerika hakkındaki ilk çizimleriyle karşılaşmasını kitabında ifade etmektedir.
“Ceneviz’de bir müneccim var imiş Onun eline geçmiş bir kitap
Bütün deniz ilmini yazarmış
Bulup okumuş onu bu Kolonbo Oranın hartası geldi bize
Şimdi bir ilham geldi bana” S.81
Kitabı Bahriye: eserin günümüze ulaşan birçok nüshası vardır. Özellikle Piri Reis’in vefatından sonraki yıllarda donanmada kullanılmak üzere çok sayıda kopyasının yapıldığı sanılmaktadır. Avrupa ve İstanbul kütüphanelerinde bilinen 29 tane nüshadır, bunlardan bir kısmı 1521 ve 1525 tarihlidir. 850 büyük sayfadan oluşan eserde, 223 harita bulunmaktadır.
1513 tarihli dünya haritası, Cristof Colombus’un kaybolan 1498 tarihli haritasına ışık tutan tek haritadır. Bu haritanın günümüze ulaşan parçasında, Avrupa ve Afrika’nın batı kıyıları ile Atlas Okyanusu’nu ve Orta-Güney Amerika’nın doğu kıyıları gösterilmektedir. Projeksiyon sistemi ise şaşırtıcı derecede mükemmeldir ve haritanın Kahire merkezli hava fotoğrafları ile inanılmaz benzerlik taşıdığı ortaya konmuştur. Yüzyıllardır buzulların altında yer alan ve 1951’de sonik sistemlerle keşfedilen Antarktika dağlarının gösterilmesi ise oldukça şaşırtıcıdır. 1528 tarihli 2. Dünya haritasının günümüze ulaşabilen kuzeybatı parçası ana haritanın 1/6’sını oluşturan bir köşesidir.
⦁ İnebahtı Deniz Savaşı’na da katılan Ali Macar Reis’in 1567 yılında hazırladığı Dünya Atlası 18 sayfadan oluşur. Atlas üzerinde Karadeniz, Ege ve Marmara denizi, Doğu,Orta ve Batı Akdeniz, Atlantik kıyıları ve İngiltere Adaları, gösterilmiştir. Dünya haritasında günümüzde Eckert III olarak bilinen 1906 yılında geliştirilen projeksiyon benzeri bir projeksiyonu 450 yıl daha önce kullanarak atlasına bilimsel bir değer kazandırmıştır.
⦁ Beyân-ı Menâzili Seferi Irakeyn,1537 yılında Matrakçı Nasuh tarafından eser 88 sayfa metin, 107 minyatür, 25 minyatürlü metin ile 218 sayfadan oluşmaktadır. Eserde Bağdat Seferi sırasındaki güzergâh üzerinde yer alan şehirler, dağlar, köprüler, çöller, akarsular, kale ve menziller anlatılarak çizimlerde detaylı olarak gösterilmiştir. Matrakçı Nasuh’un Beyân-ı Menâzili, Pîrî Reis’in Kitab-ı Bahriye’sinin kara versiyonudur. Eser İstanbul Üniversitesi Kütüphânesindedir.
El Hacc Ebu’l Hasan 1570? tarihli Akdeniz haritası İstanbul Topkapı Sarayı Müzesi kütüphanesindedir. Haritada 7 adet 32’li ve 4 adet 16’lı tam, 6 adet 16’lı yarım toplam 17 adet rüzgârgülü bulunmaktadır. Haritada 2’si kuzeyde 2’si güneyde olmak üzere 4 adet ölçek bulunmaktadır.
⦁ Katip Çelebi, Tuhfetü’l-Kibar fî Esfari’l-Bihar’da kuruluş döneminden 1656’ya kadar Osmanlı denizciliğinin bir tarihçesi, Osmanlı Donanması’nın, tersâne ve bahriye örgütünün işleyişini anlatır, kaptan-ı deryâların yaşam öykülerini verir.1654’te tamamladığı Cihannuma’da ise dünya ülkelerini ve haritalarını aktarır.
Erzurumlu İbrahim Hakkı 1756 yılında tamamladığı Marifetnâme adlı eserinde dünyanın var oluşu ve güneş sistemi hakkında bilgiler vermiştir. Ortalama 600 büyük sayfadan oluşan el yazma aslı 2 cilt olup, halen Siirt Aydınlar (Tillo)’da bulunan torunlarından Sadettin Toprak tarafından muhafaza edilmekte ve sergilenmektedir.
⦁ Giorgio Sideri(Callapoda Da Candia) 1565 tarihli Akdeniz haritası Paris Bibliotheque Nationale’dedir. Haritada 15 adet 32’li tam, 2 adet 16’lı yarım toplam 17 adet rüzgârgülü bulunmaktadır. Haritada 2’si kuzeyde 2’si güneyde olmak üzere 4 adet ölçek bulunmaktadır. Aslen Giritli olan haritacının Cenova’da harita okulu ve atölyesi bulunmaktaydı.
⦁ Jacobus Russus Mesina 1533 tarihli Akdeniz haritası Mallorca Palma Biblioteca’dadır. Haritada 18 adet 32’li tam rüzgârgülü bulunmaktadır. Haritada kuzeyde ve güneyde olmak üzere ölçek bulunmaktadır.
⦁ Battista Agnese (c. 1500 – 1564) aslen Cenovalı olan haritacının Venedik’te harita okulu ve atölyesi bulunmaktaydı. Moskova’nın bilinen ilk haritasını yapmıştır.71 haritadan oluşan atlasını 1564’te tamamlamıştır. Amerika kıtasıyla ilgili çalışmaları ve Macellan’ın seyrini gösteren dünya haritası bulunur.
Doç. Dr. Yasemin NEMLİOĞLU KOCA
KOCAELİ ÜNİVERSİTESİ
DENİZCİLİK FAKÜLTESİ
DENİZCİLİK KÜLTÜR VE TARİHİ
DERS NOTLARI