in , ,

“DENİZDE KADIN: İLHAM VEREN ROTAMIZ” DİLEK BALAMAN ÖZEL RÖPORTAJ

18 Mayıs Uluslararası Denizci Kadınlar Günü Özel Projesi

“Rotamızı Kadınlar Çiziyor”


Türk Denizcilik Sektöründe Kadınların İzinde İlham ve Temsiliyet Yolculuğu

 

DİLEK BALAMAN

Denizcilik alanına giriş hikayeniz nedir?

Gelecek kaygısı ve ekonomik zorluklar bu mesleğe itti. 

Orta gelirli bir ailede büyüdüm. Liseye kadar olan eğitimimi başarıyla tamamladım ve ortanın üstü bir başarıyla mezun oldum. Öğretmenlik hep hayalimdeydi; bilgiyle insanlara dokunmak, onları geleceğe hazırlamak istiyordum. Ancak ülkenin hali ortadaydı; işsizliğin kol gezdiği, gelecek kaygısının arttığı bir ortamda, bu hayalim biraz uzak kalmıştı.

Üniversite tercihleri yapılacağı zaman, şansıma, denizcilik sektörünü keşfettim. Bu alanda kadınların da yer alabildiğini, istikrarlı bir meslek sahibi olabileceğimi fark ettim. İlk başta biraz endişeliydim; farklı bir kariyer yoluydu bu, ama aynı zamanda yeni bir başlangıçtı. Kendime güvendim ve cesurca adım attım.

Zorlu geçti tabii, ama pes etmedim. Bu meslek bana sadece bir gelir kapısı değil, aynı zamanda kendi gücümü keşfetmemi sağladı. Kendi ayaklarım üzerinde durmayı başardım.

Bu yolculuk bana aslında çok şey öğretmişti; dayanıklılık, azim ve kendime olan inanç. Ve en önemlisi, hayallerden vazgeçmemek gerektiğini. Bugün, denizcilik eğitimimi tamamladıktan sonra, mezun olduğum üniversitede akademisyen olarak görev yapıyorum. Bu mesleği, hayatımın merkezine koydum ve gençlere ilham olmak, onların da kendi yollarını bulmasına yardımcı olmak istiyorum.

İşte bu benim hikayem. Her zaman inanmak ve emek vermek, en büyük gücünüzdür.

Aileniz ya da çevreniz bu mesleğe nasıl baktı?

Ailem veya çevrem bu mesleğe başlangıçta pek aşina değildi, bu nedenle ilk zamanlarda bir tedirginlik ve tereddüt söz konusu olmuştu. Ancak, yaşamım boyunca gösterdiğim kararlılık ve azim sayesinde, her kararımda bana hep destek oldular ve güvenle yanımda durdular.

İlk gemi görevine çıktığınızda ne hissettiniz?

İlk gemi görevime çıktığımda içimde büyük bir heyecan, biraz korku ve sürekli merak vardı. Yeni bir dünya, bilinmezliklerle dolu bir yolculuk beni bekliyordu; bu duyguların hepsi bir arada yaşanıyordu. O an hem cesaretimi sınayan hem de hayatımın en unutulmaz deneyimlerinden biri olacak bir yolculuğun başlangıcıydı.

En zorlandığınız ya da unutamadığınız an neydi?

En zorlandığım ve unutamayacağım an, korsan bölgelerine yaptığımız ilk seferdi. O ilk yolculukta hissettiğim korku ve endişe, hafızamdan silinmesi neredeyse imkânsız. Ancak zamanla, tecrübe ve bilinçlenme ile diğer seferlerde daha sakin, daha kendinden emin oldum. Artık o bölgelerdeki ilk korkularımdan uzak, daha rahat ve güvende seyahat edebiliyorum.

Gemi ortamında kadın olmanın size kattığı özel bir yön var mı?

Gemi ortamında kadın olmanın bana kattığı en önemli özelliklerden biri, zor şartlar altında çalışma ve zorlukların üstesinden gelme konusunda güç ve dayanıklılık kazandırması oldu. Bu süreç, bana kendime olan güvenimi de önemli ölçüde pekiştirdi; zorluklar karşısında içimdeki direnci ve cesareti artırdı. Bu deneyim hem kişisel gelişimime hem de mesleki duruşuma büyük katkılar sağladı.

Erkek meslektaşlarınızla eşit koşullarda çalışabildiniz mi?

Cinsiyet ayrımı gözetmeksizin, erkek meslektaşlarımla tam anlamıyla eşit şartlarda çalıştım. Çalıştığım şirketin gemilerinde kadın çalışanlara karşı ön yargı ya da farklılıklar pek alışılmış değildi; bu nedenle, şartlarım da benim açımdan oldukça adil ve destekleyiciydi. Böyle bir ortamda hem kendimi güvende hissettim hem de saygı ve eşitlik çerçevesinde çalışmalarımı sürdürebildim.

Bugünün genç kadınlarına ne tavsiye edersiniz?

Bizler lisans eğitimimiz boyunca gemide çalışmaya odaklı olarak eğitim görmekteyiz. Gemilerde istihdam olanakları çok fazla fakat bence mezun olurken not ortalamamız da önemli. Çünkü denizcilik sektörü iş imkânı yüksek bir sektör. Sadece gemide çalışmaya odaklı olmamak lazım.

Kadınlar bu sektörde neyi değiştirdi?

Kadınların sektörde varlığı, cinsiyet eşitsizliğine karşı farkındalık yaratmış ve daha adil çalışma ortamlarının oluşmasına katkıda bulunmuştur.

Birçok kadın denizci, genç kadınlar için rol model olmuştur. Bu, kadınların denizcilikte kariyer yapma isteğini ve olanaklarını artırmıştır.

Kadınların varlığı, gemi ve sektör genelinde daha uygun, güvenli ve saygılı çalışma ortamlarının geliştirilmesine teşvik etmiştir.

Genel olarak, kadınlar denizcilik sektöründe sadece varlık göstermeleriyle değil, aynı zamanda sektörün gelişmesini ve dönüşmesini sağlayan güçlü bir harekete katkıda bulunmuştur.

Denizde daha çok kadın görsek neler değişir sizce?

Kadınların sayısının artmasıyla birlikte, cinsiyet ayrımcılığı ve önyargıların azalması ve daha saygılı, eşitlikçi bir çalışma ortamı oluşabilir.

Daha çok kadın, genç kadınlar ve kız çocukları için rol model olur ve denizciliğe olan ilgiyi artıracaktır.

Sonuç olarak, denizde daha çok kadın görmek, sektörün daha adil, yenilikçi ve sürdürülebilir hale gelmesine katkı sağlayacaktır.

 

 

Denizde Kadın Ekibimizin denizcilik sektöründe kadının rolü ve önemi amacıyla yapmış olduğu çalışmamız ve değerli konuğumuz Dilek Balaman’ın değerlendirmeleri.

(Çalışma detaylarına aşağıdaki linkten ulaşabilirsiniz.)

https://dargeb.com/denizlerde-kadin-gucu-dargeb-denizde-kadin-ekibi/

 

 

  1. Temsildeki Ciddi Dengesizlik

Denizcilik sektöründe kadın temsili hâlâ oldukça düşük. Hem eğitimde (denizcilik fakülteleri, yüksekokullar) hem de istihdamda kadın oranları %10’un altında seyrediyor.

Bir kadın denizci ve akademisyen olarak, bu tabloyu yalnızca sayısal bir dengesizlik değil, aynı zamanda potansiyelin göz ardı edilmesi olarak yorumluyorum. Sektörün büyümesi, çeşitlilikle ve kapsayıcılıkla mümkündür. Kadınların sistematik olarak sektöre katılımının önünde engeller varsa, bu yalnızca bireyleri değil, tüm sektörü geriye çeker.

  1. Eğitime Erişim Var, Ancak Mesleki Süreklilikte Sorunlar

Kadınlar eğitim kurumlarına kabul edilse de mezun olduktan sonra denizcilik mesleğinde uzun süre kalamıyorlar. Bu durum, sektördeki cinsiyet temelli ayrımcılığın, mobbingin ya da kariyer planlamasında kadınlara yeterince yer verilmemesinin bir sonucu olabilir.

Bir kadın denizci ve akademisyen olarak, bu süreci “cam tavan sendromu” ile ilişkilendiririm: Kadınlar belli bir noktaya kadar ilerleyebiliyor ama daha yukarı çıkmaları için görünmez engeller var.

  1. Akademide Kadınlar: Varlık Var, Etki Sınırlı

Akademide kadın denizcilerin varlığı daha belirgin, ancak sayıca azlar. Denizcilik gibi erkek egemen bir alanda akademik üretim yapan kadınlar hem sektördeki hem de öğrencilerdeki önyargılarla mücadele etmek zorunda kalıyor.

Burada önemli olan nokta, kadın denizci akademisyenlerin yalnızca sayılarla değil, ürettikleri bilimle sektöre yön verecek şekilde desteklenmeleri gerektiğidir. Çünkü akademik alanda rol modellerin artması, öğrenci kadınların da sektöre katılımını cesaretlendirir.

  1. Politika ve Yönetişimde Cinsiyet Körlüğü

Veriler, karar alma mekanizmalarında kadın temsiline dair yeterli bilgi olmadığını gösteriyor. Kadın denizcilerin yönetici pozisyonlara gelmesi ya oldukça sınırlı ya da şeffaf şekilde takip edilmiyor. Bu da sektörel dönüşümün önünde ciddi bir engel.

Kadın bir akademisyen olarak bu durumu “cinsiyet körlüğü” nün bir yansıması olarak görürüm: Politika üretilirken, cinsiyet eşitliği bir değişken olarak görülmüyor bile.

  1. Çözüm Önerileri ve Akademinin Rolü

Kadın akademisyenlerin bu tabloya verebileceği en güçlü yanıt, veriye dayalı politika önerileri, farkındalık eğitimleri ve sektörel iş birlikleri ile olabilir. STCW eğitimlerinden gemi stajlarına kadar her alanda kadınların daha fazla ve daha güvenli yer alabilmesi için üniversitelerin stratejik adımlar atması şart.

Ayrıca kadın denizci öğrenciler için mentorluk sistemleri, kadın mezun takip programları ve istihdam sonrası destek mekanizmaları da üniversiteler öncülüğünde oluşturulabilir.

 

 

 

 

 

Yazar Derya - Ahmet Arda Cömert

BANDIRMA ON YEDİ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ - DENİZCİLİK İŞLETMELERİ YÖNETİMİ

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

“DENİZDE KADIN: İLHAM VEREN ROTAMIZ” AYYÜCE YURT ÖZEL RÖPORTAJ

DARGEB BURS KILAVUZU – 6