OSMANLI NEHİR FİLOLARI
1521 yılında Belgrad’ın zaptı ile beraber, hemen Tuna Nehri ve kolları üzerinde tezgahlar kurulmuş ve devrin en büyük nehir filoları inşa edilmişti. Tuna üzerinde sefer yapan gemilerin sayısı 1050 civarıydı. Bu gemilerin inşası için lazım olan elemanlar ve bazı malzeme Belgrad çevresinde bulunmadığı için mühendis, demirci, marangoz, gibi personelin İstanbul’dan
getirilmesi gerekmiştir. Bu surette 16.asrın başlarındaki gemi inşa tekniği, orta Avrupa’ya Türkler tarafından tanıtılmış oldu. Venedik şehrindeki devlet arşivinde bulunan vesikalarda, Venediklilerin kullandığı gemiler içinde “Karamürsel” tipi teknelerin olduğu ve bu gemilere Kara-Mursal adını verdikleri bilinmektedir. Cenova’da bulunan 16. Yüzyıla ait
Türk gemilerine ait resimler üzerinde onların manevra kabiliyetlerini öven bilgiler bulunmaktadır.
Bu bağlamda; “En az rüzgarla hareket edebilen Osmanlı Şayka Gemisi” ibaresi mevcuttur. Osmanlı gemi inşa tekniğinin yüksek olduğunu gösteren örneklerin, o devirdeki en büyük rakibi olan Venedik belgelerinde yer alması ayrı bir övünç kaynağıdır. 16. Asırda Tuna Kaptanlığı ile Dicle ve Fırat üzerinde Şat kaptanlığının kurulması nehir ulaştırmasının önemini açıklamaktadır.
1534 yılında Bağdat’ın zaptı ile Basra Körfezi’ne inen Kanuni orduları, Fırat ve Dicle nehirlerinin ulaşım imkanlarından faydalanmışlardır. Kanuni İran seferinde, Van gölünden istifade etmeyi düşünmüş ve bu gölde 3 kadırga inşa ettirerek ulaşımda faydalanmıştır.
Metin İçerik Yazarı:Eyüphan Sansar